Geçmiş Kamu Hizmetlerinin ÖMK Kapsamında Hesaplanmasını MEB’den Talep Ettik

MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞINA
ANKARA

Mil Maarif-Sen olarak, 18 Ekim 2024 tarihinde yürürlüğe giren Öğretmenlik Meslek Kanunu ve bu kanuna dayanarak yayınlanan Yönetmelik ile birlikte “Öğretmenlik Kariyer Basamaklarında İlerlemeye dair Kılavuz”da belirlenen kurallara ilişkin önemli bir durum üzerinde durmak istiyoruz.

Tarafınızca yayınlanan kılavuzda; “Bakanlık kadrolarında öğretmen olarak görev yapmakta iken Bakanlığın diğer hizmet sınıflarında yer alan kadrolarına atananlardan, yeniden öğretmen olarak atananların diğer hizmet sınıflarında geçen süreleri” öğretmenlikte geçmiş süre olarak sayılmaktadır. Başka bir deyişle öğretmenlikten ayrılıp diğer hizmet sınıflarında farklı görevlerde çalışanların tekrar öğretmenliğe dönmeleri durumunda bu türdeki farklı kamu hizmetleri öğretmenlik süresinden kabul edilmektedir. Ancak, farklı bakanlıklar veya kamu kurumlarında görev yaparak sonradan öğretmen olanlar için aynı hakkın tanınmaması, anayasamızın eşitlik ilkesine aykırı bir durum ortaya çıkarmaktadır. Bu durum, aynı şartlar altında çalışan öğretmenler arasında adaletsizlik yaratmaktadır.

Mevcut durumda kamu hizmetinde geçen süreler diğer (emeklilik, kadro derecesi vb) intibak işlemlerinde kabul edilirken kariyer basamakları süre hesabında kabul edilmemesi de diğer bir hukuki eksiklik olarak değerlendirilmektedir. Kılavuzdaki bu eksikliğin düzeltilmemesi durumunda; kanun yürürlüğe girdiği tarihte öğretmen olmalarına, halen fiilen öğretmenlik mesleğine devam etmelerine ve kadro dereceleri ¼ olmasına rağmen bazı öğretmenler emekli olmadan önce uzman ve başöğretmen olamayacaktır.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve genel tebliğler, kamu kuruluşlarında geçirilen sürelerin esas alınması gerektiğini belirtmektedir. Ancak mevcut düzenleme, bazı öğretmenlerin hizmet sürelerini göz ardı etmektedir. Bu durum, hukuken de sorunlu bir yapı oluşturmaktadır.

Özellikle aşağıda yer verdiğimiz durumlardaki sürelerin, öğretmenlik ve uzman öğretmenlik sürelerinin hesabında dikkate alınmaması, anayasamızın eşitlik ilkesine aykırılık teşkil etmekte ve ciddi haksızlıklara yol açmaktadır. Bahse konu süreler şunlardır:

Temel askerlik eğitimi veya askerlik süreleri, Milli Eğitim Bakanlığı kadrolarında diğer hizmet sınıflarında geçirilen süreler, diğer kamu kurum ve kuruluşlarına atandıktan sonra öğretmen olarak atananların, diğer kurumlarda geçen süreleri, 657 sayılı Kanun’un 108. maddesi kapsamındaki aylıksız izin süreleri, 23.04.1999 tarihi öncesi veya 14.02.2005 tarihi sonrasında disiplin cezaları nedeniyle öğretmenlikleri sona erenler ile yeniden öğretmen olarak atananların süreleri arasında yaşanan mağduriyetler, 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu kapsamında araştırma-öğretim görevlisi olarak geçen süreler, diğer bakanlık veya kamu kurum ve kuruluşlarında öğretmen-sözleşmeli-ücretli öğretmen statüsünde geçirilen süreler.

Kılavuzda yer alan eksikliklerin giderilmesi açısından, 18 Ekim 2024 tarihinde görevde olan öğretmenlerin, kamu hizmetinde geçmiş tüm sürelerinin (diğer bakanlık ve kamu hizmetlerinde geçen sürelerin tamamı) hizmet süresi hesabında dikkate alınmasını talep ediyoruz. Bu düzenleme, geçmiş kamu hizmetleri göz önüne alınmadığı için uzman veya başöğretmen olamayan öğretmenlerin mağduriyetlerini gidermeye yönelik adil bir çözüm olacaktır.

Mil Maarif-Sen olarak, bu taleple birlikte, eğitim camiamızı oluşturan öğretmenlerin haklarını koruma yönünde gerekli adımların atılacağına inanıyor ve bu konunun ciddiyetle ele alınması gerektiğini vurgulamak istiyoruz. Bu hususta;

Gereğini bilgilerinize arz ederiz.

İdareye Verilecek Olan Dilekçe Örneğini Aşağıdan İndirebilirsiniz.