Yöneticilik Süresi Hesabında Uygulama Birliği Sağlansın!

Mil Maarif-Sen, yöneticilik görev süresi hesabında “yıl” ve “eğitim-öğretim yılı” kavramlarının karıştırılmasının sahada farklı uygulamalara yol açtığını belirterek Millî Eğitim Bakanlığı’na başvurdu. Sendika, hukuki belirsizliğin giderilmesi, iller arasında uygulama birliği sağlanması ve dört yılını dolduran yöneticilerin mağdur edilmemesi çağrısında bulundu.

Maarif Çalışanları Sendikası (Mil Maarif-Sen), okul ve kurum yöneticilerinin görev süresi hesaplamasında “takvim yılı” ile “eğitim-öğretim yılı” kavramlarının farklı yorumlanmasının sahada ciddi karışıklıklar ve mağduriyetler yarattığını belirterek Millî Eğitim Bakanlığı’na resmî yazıyla başvuruda bulundu.

Sendikaya Türkiye’nin farklı illerinden ulaşan başvurulara göre, bazı il ve ilçe millî eğitim müdürlükleri yöneticilik görev süresini “eğitim-öğretim yılı” esasına göre değerlendiriyor. Oysa Eğitim Kurumlarına Yönetici Seçme ve Görevlendirme Yönetmeliği’nin tanımlar bölümünde “yıl” kavramının, göreve başlama tarihinden itibaren geçen 12 aylık süreyi ifade ettiği açıkça belirtiliyor.

Maarif-Sen’in açıklamasında, yönetmeliğin açık hükmüne rağmen sahada farklı uygulamaların yapılmasının hukuki belirsizlik yarattığı, iller arasında keyfîlik oluşturduğu ve yöneticiler açısından hak kayıplarına yol açtığı vurgulandı.

Sendika, dört yıllık görev süresini fiilen dolduran ancak “ders yılı bitmediği” gerekçesiyle bekletilen yöneticilerin “görev süresini doldurmadı” şeklinde yorumlanmasının mevzuata aykırı olduğunu belirtti. Bu durumun yöneticilerin eski görev yerlerine dönmelerine ya da istemedikleri biçimde başka ilçelere gönderilmelerine neden olduğu ifade edildi.

Mil Maarif-Sen, Bakanlığa yaptığı başvuruda şu taleplere yer verdi: Yönetmeliğin ilgili hükümlerinde “yıl” ve “eğitim-öğretim yılı” kavramlarının net biçimde tanımlanması, 81 il millî eğitim müdürlüğüne genel bir yazı gönderilerek uygulama birliği sağlanması, fiilen 4 yılını dolduran yöneticilerin, ders yılı sonu beklenmeksizin öğretmenliğe dönebilme hakkının güvence altına alınması.

Maarif-Sen, konunun çözülmemesi halinde benzer mağduriyetlerin artacağını vurgulayarak, “Yönetmelik açıkken keyfî uygulamalara izin verilmemelidir. Her ilde aynı kurallar, aynı şekilde uygulanmalıdır.” mesajını paylaştı.